Uluslararası
Mevlana
Vakfı

Bir can var canında o canı ara,
Beden dağında ki gizli mücevheri ara,
Ey yürüyüp giden dost, bütün gücünle ara,
Aradığını dışarıda değil, kendi içinde ara

Vakıf

Uluslararası Mevlâna Vakfı, Celâleddin Bâkır Çelebi’nin manevi önderliğinde 14 Mart 1996 tarihinde İstanbul’da kurulmuştur. Kuruluş amacı, büyük mütefekkir, bilgin ve şair Mevlâna Celâleddin-i Rûmi’nin eser ve fikirleri üzerinde araştırmalar yapmak, Mevlâna’nın fikir hazinesini gelecek nesillere aktarmak ve bu konuda gerek yurtiçi, gerekse yurtdışındaki çalışmalara yardımcı olmaktır.

Hazreti Mevlâna’nın öğretilerini ve düşüncelerini bütün dünyaya anlatabilmek amacıyla kurulan Vakıf, dünyada Hz.Mevlâna için yapılmak istenen programlarda danışmanlık hizmetleri de vermektedir. Vakıf Başkanlığını Faruk Hemdem Çelebi, Başkan Vekilliğini de Esin Çelebi Bayru yürütmektedir. 2009 senesinde UNESCO’ya akreditasyon için baş vuran vakfımız, UNESCO tarafından akredite olmuştur.

    Tasavvuf Akademisi

    Uluslararası Mevlâna Vakfı Tasavvuf Akademisi, Hz. Mevlâna‘nın öğretilerini doğru anlamak ve yaşamak amacıyla kurulmuştur. Akademinin kuruluş amacı, Mevlevilik felsefesi ve kültürü hakkında bilgi sahibi olmak isteyen kişilere eğitim ve öğretim hizmeti sunmaktır.

    Tasavvuf Akademisi, Mevlevilik geleneğini yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için de önemli bir rol üstlenmektedir. Akademi, Mevlevilik felsefesi ve kültürü hakkında bilgi sahibi olmak isteyen herkes için açıktır.

    Eğitimler; lisan öğrenme ve kitapların ve söylemlerin derinlemesine incelenmesi yoluyla Mevleviliği öğrenmek, anlamak ve doğru aktarmak için tasarlanmıştır. Hz. Mevlâna‘nın öğretilerini anlamak ve uygulamak, kişinin iç dünyasını zenginleştirmesine ve daha anlamlı bir yaşam sürmesine yardımcı olabilir.

    Tasavvuf Akademisi; Hz. Mevlâna‘nın öğretilerine ilgi duyan herkes için açıktır. Mevlâna‘nın hayatı, öğretileri ve felsefesi hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için bu yapı, önemli bir kaynak ve öğrenme fırsatıdır.

    Mevlâna

    Hz. Mevlâna 30 Eylül 1207’de Türk boylarının yaşadığı Horasan’ın Belh şehrinde dünyaya gelmiştir (Belh bugün Afganistan sınırları içindedir). Annesi, Belh Emiri Rükneddin’in kızı Mümine Hatun, babası Sultanu’l-ulema (bilginlerin sultanı) olarak anılan Bahâeddin Veled’dir. Devrin filozoflarından Fahreddin-i Râzi ile fikir ayrılıkları ve Moğol istilasının yaklaşıyor olması, Bahâeddin Veled ailesinin yakınları ile birlikte Belh’ten göç etmelerine neden olmuştur. Bu göç Bağdat, Mekke, Medine, Şam, Malatya, Erzincan ve Karaman’da bir müddet kaldıktan sonra, Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubad’ın daveti üzerine, 3 Mayıs 1228 tarihînde Konya’da sona ermiştir.

    Mevlevilik

    Hz. Mevlâna’nın öğretilerini gelecek nesillere aktarmak üzere oğlu Sultan Veled, talebesi Çelebi Hüsameddin ve torunu Ulu Arif Çelebi tarafından kurulmuş ve daha sonra, o soydan gelen Çelebi’ler arasından seçilen Makam Çelebi’si tarafından idare edilmiştir. Mevlevîlerce Konya’daki Mevlâna Türbesi ve Mevlevîhâne makam olarak kabul edilmiştir. Makam Çelebileri burada ikamet etmişlerdir. Türbenin etrafında kurulan bu ilk Mevlevîhâne ‘Âsitâne-i Âliyye’ olarak adlandırılmıştır.

    Sema & Mevlevi Müziĝi

    2010 senesinde ise Vakfımız ve T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘Mevlevi Kültürünün Anlatımı ve Sema Töreni’ isimli proje İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından desteklenmesi uygun görülen projeler arasında yerini almıştır. Proje Haziran ayında başlamış 2010 senesinin sonuna kadar sürmüştür.

    Mevlâna Celâleddin-i Rûmi Yılı

    Hz. Mevlâna’nın 800. doğum yılı dolayısı ile 2007 yılının bütün dünyada Mevlâna Celâleddin-i Rûmi yılı ilan edilmesi idi. Bu proje de UNESCO tarafından kabul edildi. 2007 yılı hem Türkiye’de hem de dünyada “Mevlâna Yılı” ilan edildi ve Mevlâna ve Mevlevilikle ilgili pek çok etkinlik düzenlendi.